Browsing Tag

iş arama

Blog, İnsan Kaynakları

26 Yaşında Yaşlı İşsizler: İş Dünyasında “Yaş Farkı”

13 Şubat 2016

Türkiye’de iş dünyası için çok çabuk yaşlanırsınız. Hatta iş dünyasına girmeden bile yaşlanırsınız. Az ömürde çok yetenek biriktirmesi ile övülen “Y kuşağı” bile kendi içinde iş piyasası için hızla “geç kalmış” kategorisine geçiş yapıyor.

Bugün her iş ilanında yaş kriteri var ve bu kriterler arasında 26’yı da gördüğümde bu yazıyı yazmaya karar verdim…

Bir arkadaş, adı Muhittin, arkadaşları kısaca ona Muhit diyor ve o bundan rahatsız olmaktan vazgeçeli çok olmuş. Yaşı 26. 24 yaşında Star Doğu Teknik Üniversitesi’nden mezun olmuş. Bu üniversite ortalamanın çok üzerinde olmasa da fena bir okul olmamasıyla bilinir. Muhittin okulu bitirdiğinde kendisi gibi iki arkadaşıyla beraber yurt dışına gitmiş, Malezya’da bungee-jumping yapmış, Çin’de sushi yemiş, Pizza kulesini düşmesin diye tutarken poz vermiş. Az parayla çok yol yapmış. Gün gelmiş annesinin bizim oğlan eve gelmiyor yollara düştü ısrarına dayanamayıp geri dönmüş. Continue Reading…

İnsan Kaynakları

​10 Maddede 10 Numara CV’im Var 1 İş Bulamıyorum

01 Ocak 2015

Konuşmacı elinde bir taşla sahneye çıkar ve kalabalığa sorar; “bu taşa kaç para verirsiniz?” Kalabalıktan sadece birkaç el kalkar 1 lira, 2 lira. Konuşmacı devam eder “peki bu taşın Berlin Duvarı’ndan bir parça olduğunu söylesem?” Salondaki dinleyiciler arttırmakta birbiriyle yarışır: 200 lira 500 lira! Konuşmacı bir şey daha söyler “bu taş aydan geliyor desem?” Salonda eller birer birer iner ve uğultu oluşur: “Olmaz, öyle şey o kadar da değil” özetinde tepkiler gelir. Konuşmacı gerekli mesajı vermiştir…

İş hayatı söz konusu olduğunda günlük yaşamda bazen öyle iş arayan insanlara denk gelirsiniz ki “bu kişi neden iş bulmakta zorlanıyor?” diye şaşırmaktan kendinizi alamazsınız. Türlü açıklamalardan sonra en sonunda işsizliğinde bile bir hikmet bulmaya çalışıp işin içinden çıkamazsınız. Continue Reading…

Blog, Edebiyat, İnsan Kaynakları, İş Dünyası

Piyasa Değerimiz

02 Mart 2013

Büyük yazarlardan Dostoyevski’nin Cinler kitabında bir diyalog vardır. Bilenler hatırlar; ailenin dindar yönünü temsil eden kadın, inancın öneminden ısrarla söz eder. Karşısındaki roman kahramanı inancının maddi değerini sorar. Kadının “benim inancım parayla ölçülemez” cevabına karşılık, ana karakter “o zaman hiçbir değeri” yok diye yanıt verir.

1872 yılında usta yazar, batı düşüncesinin Rus insanına etkisini anlattığı eserde bu diyalog nedense çok sarsıcı gelmiştir bana. Tabii ki başımıza gelen her şeyin ve olası mutsuzluğumuzun sebebi “alçak kapitalist sistem ve onun yandaşları(!)” ama insan düşünmeden edemiyor bazı şeyleri. Continue Reading…