Browsing Category

İnsan Kaynakları

Blog, Blog, Dijital HR, İnsan Kaynakları, İş Dünyası

Yapay Zekalı İşe Alımda Aday Olmak

24 Ağustos 2022

Yapay zekâ her alanda görünür olmaya başlarken, insan kaynaklarının bütün fonksiyonlarının yanında işe alımda da sık sık gündeme geliyor. Şu ana kadarki uygulamalar içerisinde “rule base” olarak anılan “kurallara dayalı” uygulamalar daha yaygın olsa da her an yeni ürün veya yöntemlerle karşılaşabiliyoruz. 

Sistem nasıl işliyor? Makine, diğer bir deyişle bilgisayar, kurumun işe alım alışkanlıklarını öğreniyor ve buna göre adayları değerlendiriyor. Her yeni değerlendirme ile kural yani karar, daha da güçleniyor ve kurallara uymayan adayların şansı giderek azalıyor. Tabii bu kullanım yapay zekanın ne kadar adil olduğu tartışmalarını başlatıyor. Çünkü yapay zekâ, bizim önyargı ve hatalarımızı daha görünür hale getiriyor daha da kötüsü devamını getiriyor. Ancak işe alımın yükünü ve dolayısıyla maliyetlerini azaltan bu uygulamaların artmasının önünde bir engel yok gibi.

Continue Reading…
Blog, İnsan Kaynakları

İşe Girişte Mezuniyetin Önemi Azalıyor Mu?

17 Kasım 2018

Bu konu özellikle üniversite öğrencilerinin 3. ve 4. senelerinde sıkça zihinlerini kurcalıyor. İnsan kaynakları sektöründe çalıştığım için de sık sık karşılaştığımız sorulardan birisidir; mezuniyet. Konuyu, üniversiteleri “çizgi altı ve çizgi üstü” basitçe ikiye ayırarak ve insan kaynakları açısından irdelemeye çalışacağım. *

Öncelikle bir ön kabulü toparlamakta fayda var: “Çizgi üstü” üniversitelerin tek artısı akademik kadro ve eğitim değil. Hatta bazı bölümlerde kimi üniversite bölümlerinin daha iyi olduğu bile söylenebilir. Çizgi üstü üniversiteler için dikkat edilmesi gereken nokta, aldığınız eğitimden çok, kimlerle okuduğunuz ve sizden önce o bölümde okuyanların piyasadaki etkinliği.

Continue Reading…
Blog, Dijital HR, İnsan Kaynakları

Dijitalin Yıkıcılığı ve İnsan Kaynakları

27 Eylül 2018

Öncelikle inovasyon kavramını sonrasında yıkıcı inovasyonu bilmek “dijitalin yıkıcılığını” anlamak için önemli. 2005 sonrası rahmetli Arman Kırım’la inovasyon kavramını yakından tanıdık. 2010 sonrasındaysa sık sık “yıkıcı inovasyon” kavramını duymaya başladık. İki kavramın da geçmişi 90’lara dayanıyor ancak hayatımıza girmesi için teknolojinin gelişmesini beklemek gerekti.

Peki, nedir bu yıkıcı inovasyon:

Yıkıcı inovasyonun simgesini teknoloji olarak görebiliriz. (…) Bir teknolojinin yıkıcı olabilmesi için ise yenisiyle değiştirmek gerektiğinde pahalı olması veya devamlı iyileştirme gerektirmesi yeterli görülmüyor. Gerçek yıkıcı teknoloji, mevcut çalışma modellerini alaşağı eder ve yenisiyle değiştirilmelerini gerektirir. Daha da önemlisi, mevcut şirketleri yok olmaya yatkın kılıyor, daha önce aktif kabul edilen şeyleri – ürün, marka, model, dağıtım ve tedarik zinciri ve Ar-Ge harcamaları – pasif hale getiriyor.

 Yıkıcı inovasyonda dört temel evreden bahsetmek mümkün: Hâkim olanın alaşağı edilmesi, yeni kategorinin evrime uğratılması, yakınsamanın sağlanması ve aynı kategorinin yeniden düşünülmesi.

İşte aynı tanımı şimdi dijitale taşımanın zamanı. Dijitalin yıkıcı etkisini konuşuyor-idik. Yavaş yavaş görmeye başladık. 1

Bir iddiaya göre şu anda var olan her 10 şirketten 4’ü, 2020 yılına kadar dijital transformasyonu gerçekleştiremediği için piyasadan silinecek. 2

Hal böyleyken dijitalin yıkıcılığını insan kaynaklarında nasıl göreceğiz? Continue Reading…

Blog, İnsan Kaynakları

İşe Girişte Network’ün Sonu mu Geliyor?

08 Nisan 2018

Çevremde iş dünyasından arkadaşların bana sıkça sorduğu bir soruyu ben de arkadaşlarıma sordum; “işe alımda referanslara önem veriyor musunuz?” Fakat bu sorunun geçerli bir soru olmadığını hızla fark ettim; adayların verdikleri referanslar genellikle “danışıklı dövüş” şeklinde oluyor. Soruyu; “kendinizin veya çalışanlarınızın ‘network’ü üzerinden alım yapıyor musunuz?” olarak değiştirdim. İstatistiksel analizlere vs. girmedim ama KOBİ’lerde araştırdığım oranın %40 olduğunu söyleyebilirim. Yani KOBİ’lerde “network” üzerinden işe alımlar %40 dolaylarında. Peki neden?

Temel gerekçe; “güven.”

“Güven” günümüz iş dünyasında çok sık irdelenen bir kavram. Güven, kavramı başka kavramlarla yan yana geldiğinde tercihler tartışmalı bir boyut kazabiliyor. Örneğin; kurumların güvenilir bir personeli iyi bir iş teklifini “profesyonel” olarak değerlendirip üzerindeki birçok işi boşa düşürüp işten ayrılabiliyor. Veya acil ihtiyaç halinde “profesyonellik” gereği “görev tanımı” dışına çıkmak istemiyor ve sorunlar yaşanabiliyor. Birçok yönden örnekler verilebilir ve bu örneklerin güven kavramıyla ilişkisi tartışılabilir. Continue Reading…